bayrampasa
  Dorian Gray’in Portresi
 

IMAG3192
Dorian Gray’in Portresi

Oscar Wilde’ın ‘Dorian Gray’in Portresi’ adlı romanı Ülker İnce Çevirisiyle ve sansürsüz olarak Everest Yayınları arasında okurla buluşturuldu.

sansürsüz

Yayımlandığı yıllarda Oscar Wilde’ın da ahlaka aykırı bulunan kısımları sansürlediği bilinen yapıt bu kez sansürsüz yayımladı. Nicholas Frankel’ın editörlüğünü yaptığı  baskıda, 1890’da dergide yayımlanması için teslim edilen sansürsüz haliyle okura sunuluyor.

“O dışarı çıkar çıkmaz Dorian paravanın yanına koştu, paravanı geriye çekti. Hayır; resimde daha başka bir değişiklik olmamıştı. Sybil Vane’in öldüğünü daha kendisi duymadan resim onun haberini almıştı. Hayattaki olayları, daha o olaylar olurken biliyordu.” (s.96)

kitap ve resim

Oscar Wilde’ın ‘Dorian Gray’in Portresi’nde kahramanımızın yaşamını değiştiren iki şey çıkıyor karşımıza:Resim ve kitap. Basil adında bir ressamın yaptığı portresi Dorian’ın yaşamını alt üst ediyor. Yapıt boyunca birçok yazar ve yapıttan söz edilen yapıtta kahramanımızın yaşamını  etkileyen ise

“Dorian Gray resme baktı, birden Basil Hallward’a karşı içinde dizginlenmesi olanaksız bir nefret duygusunun kabardığını hissetti. Yüreğinde avlanmış bir hayvanın delice öfkesi kımıldıyordu, şu anda masada oturan adamdan nefret ettiği kadar hayatında hiçbirşeyden nefret etmemişti. Deli gibi çevresine baktı.” (s.159)

gençlik / güzellik

‘Dorian Gray’in Portresi’nde Oscar Wilde güzelliği ve gençliği öne çıkarıyor. Yapıt boyunca gençliğin /güzelliğin sahip olunması ve korunması herektiğinin altı çiziliyor. Romana adını veren ‘Dorian Gray’in Portresi’ ise gençlik ve yaşlılık konusunda yapıtın ana izleğini dillendiriyor. Yapıt açıkça, “Genlik ve güzellik birlikte gider” (s.31)  diye belirtiyor. Kahramanımız Dorian resminin genç kalacağını kendisinin de yaşlanacağını düşündüğünde canı çok sıkılıyor. Tersi bir istek içini yakıp kavuruyor:Resmin yaşlanmasını, kendisinin ise hep genç kalması… Öyle de oluyor. Ama…

türkler, doğu / batı kültürü

Oscar Wilde yapıtında değişik kültürlerden söz ediyor. Doğunun va Bat’ının kültürlerinden değişik açılardan söz ediyor. Bu arada söz Türklere de getirilip birkaç söz söyleniyor. Sadece Türklerle ilgili değil Hz. Muhammed ve Kuran’ı da yapıtında anıyor.

“İçini çekti, yeniden kitabı eline aldı, unutmaya çalıştı. Smyrna’daki küçük küçük kahvehaneye girip çıkan kırlangıçları, kahvede oturmuş kehribar tespihlerini çeken hacıları, uzun, püsküllü çubuklarını tüttüren ve ciddi suratlarla birbirleriyle konuşan sarıklı tacirleri anlatan şiiri okudu” (s.166)

Ülker İnce’nin ödüllü çevirisiyle sansürsüz bir ‘Dorian Gray’in Portresi’ okurunu bekliyor…

Mustafa ASLAN

————————

Dorian Gray’in Portresi, Oscar Wilde, Çeviren:Ülker İnce, Everest yayınları’nda I. Basım:Mart 2015, İstanbul

 
  31442 ziyaretçikişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol