
Alman Usulü Bir Ağıt
Philipe Kerr’in ‘Alman Usulü Bir Ağıt’ adlı yapıtı Alfa yayınları arasında okurla buluştu. Kerr’in daha önce yayımlanan iki yapıtında olduğu gibi bunda da olay Almanya’da ve II.Paylaşım Savaşı yıllarında geçiyor.
savaş
Philip Kerr’in ‘Alman Usulü Bir Ağıt’ adlı yapıtında kahramanımızın bir cinayeti araştırmasını vermesinin yanı sıra savaşın bir ülkeye neler getirip neler götürdüğünü II. Paylaşım Savaşı sonrası Almanyası üzerinden veriyor. Bir kere yıkılmiş, yerle bir edilmiş harabe bir ülkeyle karşı karşıyayız. sadece yıkılan ülke olmadığı görülüyor, gelişen olaylar incelendiğinde. Ülke insanın da yıkıldığını görüyoruz, her açıdan. Bir kere ruhsal olarak yıkıyor insanları, savaş. İnsanları ülkenin kesilen zenginlik damarları ve üretimin durması davuruyor, ekonomik olarak.
yabancıların elindeki ülke
Philip Kerr’in ‘Alman Usulü Bir Ağıt’ adlı yapıtında bir gerçeğin altını açıkça çiziyor. Bu gerçek, Kerr’in romanında güzel bir şekilde bir sinema filmi edasında okura ülkenin yabancıların eline geçeceği gerçeğinin altını çiziyor.
“O sırada Dört Güç’ün her biri bir ay boyunca İç Şehir’in polisliğini üstleniyordu. Belinsky bu durumu “koltukta” diye tarif ediyordu. Söz konusu koltuk plais Auersperg’deki kombine güçler karargahında, toplantı odasında bulunuyordu, ama aynı zamandauluslararası Devriye Aracında şoförün yanına kimin oturacağını da etkiliyordu.”(s.201)
Philip Kerr ‘Alman Usulü Bir Ağıt’ adlı yapıtı sadece bir cinayet romanı değil aynı zamanda insanlık dersi veren bir yapıt.
Mustafa ASLAN
—————–
Alman Usulü Bir Ağıt, Philip Kerr, I. Basım:Alfa Yayınları, İstanbul, Şubat 2015